29 Ağustos 2007 Çarşamba

Depresif Atak - Ritimsiz Tahkim

saadet ışığıyla yanan bir prensi
alıkoymak ne kadar zor asil mevzii
ne kadar kolay görünsede zordur inan ki
bir dilim ekmeği yiyebilmeyi güçsüzlerin
yüzüne baka baka gülümseyebilmeyi
seranat verir gibi sesli sesli kelimeleri devirmesi
sevgilisinden ayrılmış bir genci teselli etmesi
şairin kaleminden dökülen o 2 cümleyi
istermisin kendi kendinle sevişmeyi
kanadı kırık kuşlar gibi okyanusun ortasında denize gömülmeyi
tahtını kaybetmiş bir kralın üzüntüsünü izlemeyi
mazgallarda yürüyen bir deliyi devirmeyi
kendi kendinle yüzleşebilmeyi
fantastik sorunlar yaratıp kabullenmeyi
kalibreli bir hayatta baş rol oynayabilmeyi
maskot bebesi olupta kendine gülmeyi
ziraat bölgesinde denize girmeyi
mihenk taşlarıyla oyun oynayabilmeyi
küllerinden yeni doğmuş bir bebeği öpebilmeyi
beatlerim rapim ve kendimle bütünleşmeyi
namantıki bir düşünce devreyi tebliği
mustehcem bir tafra edinebilmeyi
nutuk atarcasına insanlara hükmetmeyi
mevzilerimde bulunan insanları katletmeyi
kasvet ağacında yaşlanabilmeyi
masumane tavırı firari harekati
constantine gibi bir çöplükte mutlu olabilmeyi

nakarat:
demir attım denizlere sessiz kalbim
krokilerimdeki ritimsiz tahkim
efsun kaldım küheylan beylim
miferimdeki deliği bile fark etmedim
bu nedenle mecalsiz halim



SİTEM

hiç denedinmi kendini reddetmeyi
nefessiz yaşayabilmeyi vede terketmeyi benliğini
ve yine geldi işte vakti, yine gösterdi ayrılık dakikliğini
yapabilirmisin söyle , vazgeçebilirmisin geleceğinden
kendini boşlukta hissedip zor olanı başarmayı iste
o zaman şaşmazsın kendinden,benliğinden
sen aradıgını değil o seni bulur
bu gerrcekten şaşma
asla dökme gözyaşı sakla hüznünü içinde
sitem etme hayata aksine bağlanmayı hedefle
sevdiğini söylemekten kaçınma,
ve geldi işte ayrılık vakti, yine gösterdi ayrılık dakikliğini...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder